Söze latife ile başlarsak:
“gençliği boş bırakmayacaksın gerekirse taş taşıt, ot yoldur.
eğitim için 12 yılda yetmez, üniversiteyi de zorunlu yapalım. :)”deriz. (Nasıl olsa biz asker doğarız, asker ölürüz!:)
Kesintili olmasına sözümüz yok (ivedi olarak kesintili yapılmalı: 4+4); fakat lisenin zorunlu olması ahmaklık olur.
Çocuklar çoğunlukla beşten-sekize zor ulaşıyor. Liseyi nasıl tamamlatacaksınız. Hala bazı köylerimizde tek hocanın beş sınıf okuttuğunu bilmiyor musunuz? Yani bu alt yapıyla 8 yıllık kesintisiz eğitim dökülüyor ve sorunları çözülmemiştir. Yetiştirebildiği öğrenci profili de ortadadır. İki milyon üniversite bekleyen ortalama 3-4 yıl dersane eşiğinde bekleyen işsiz nesil. İki milyon kpss kapısında bekleyen ünviversiteli işsiz bir başka nesil. Ve bunların çoğunluğunun elinde bir meslekleri yok. Sadece kalem ve kağıtla test çözmeyi biliyorlar. Onu öğrenmiş olanlara bile şanslı gözüyle bakıyoruz.
Şimdiki metotla devam edilir ve lise de zorunlu yapılırsa sadece diplomalı işsiz sayısı çoğalır.
Aynı tip zorunlu eğitim üzerine kafa yoracağımıza; “Biz nerede yanlış yapıyoruz, neden ADAM yetiştiremiyoruz.” diyerek bize has yaklaşımlarla yeni eğitim ortamları oluşturmalıyız.
Acaba bu iş çok kanallı çok seçenekli nasıl olur.
Hangi ortamlarda nasıl eğitim vererek bu işi üstesinde gelebiliriz.
Örnek olarak kafamızı biraz kendi özümüze çevirip ahiliğe, tekkelere, medreselere, enderuna, köy odalarına bakabiliriz.
Kısaca bizde külliye vardı bilir misiniz? Külliye Eğitim Modeli yazımızı okuyabilirsiniz. Aynı konuyla bağlantılı ikinci yazımız: Kendini Lider/Adam Yetiştirmek